76. Nağme: Hocaefendi Fıkra Anlatıyor: Kurttan Alınan Ders

76. Nağme: Hocaefendi Fıkra Anlatıyor: Kurttan Alınan Ders

Sevgili Dostlar,

Bazı arkadaşlarımız Muhterem Hocamızı hep gözü yaşlı gördükleri için çok üzüldüklerini ve tebessüm eden kareler de beklediklerini ifade eden mesajlar gönderiyorlar. İşin doğrusu yüzünüzde gülümseme ve gönlünüzde inşirah hasıl edecek görüntüler paylaşmayı çok arzuluyoruz. Heyhat ki karşımızda insanlığın ve ümmet-i Muhammed’in dertleriyle iki büklüm bir insan var.

Rasûl-ü Ekrem Efendimiz hayatı boyunca sadece üç defa –kendisine yakışan keyfiyet içinde– gülmüş ve asla gayr-i ciddiliğe geçit vermemişti. Bununla beraber, tebessüm etme, insanlara yumuşak davranma, herkese bağrını açma ve yanında herkesin rahat hareket etmesine imkan tanıma hususlarında örnek olmuş; gerekirse mehafet ve mehabet halini bile baskı altına alarak insanları rahat ettirme ve onları boğmama esasına işaretlerde bulunmuştu. Muhterem Hocamız, Rehber-i Ekmel’in sünnetine uyarak muhataplarına hep tebessümle muamelede bulunuyor; şu kadar var ki, bir taraftan, hürmet duygularını davet eden bir vakar ve heybet, diğer taraftan da sevgiyi celbeden bir tevazu ve mahviyet içinde hareket ediyor.

Bazı hak dostlarının, sürekli marifet ufkunda bulunmaları itibarıyla hep mehabet ve mehafet yaşayan talebelerine biraz nefes aldırmak ve tam canları gırtlaklarına geldiği sırada onlara oksijen yudumlatmak için espri ve nüktelere başvurmaları türünden, bazen hikmet edalı olan ve belli bir gayeye matuf dile getirilen mizah diyebileceğimiz türden latife, nükte, kıssa ve menkıbeler de anlatıyor.

İşte, bu nağmede Muhterem Hocamızın en sondan bir önceki ikindi sohbetinde anlattığı bir fıkrayı seyredebilir ya da dinleyebilirsiniz.

Muhabbetle…